Mısır’a, Kızıldeniz’e gitmek 8 yıllık dalış hayatımın en büyük hayallerinden biriydi.Ancak benim hedefim sualtı olduğu için karada konaklamak yerine bir hafta boyunca tekne konaklamalı ve bol dalışlı bir tur seçmem gerekiyordu.
İşte tam bu noktada Divefan klübü muhteşem bir program çıkardı.6-14 Mayıs tarihleri arasında günde en az 3 hatta gece dalışıyla 4 dalış yapabileceğimiz, üstelik de Hurgada’dan başlayıp Dahab’a kadar uzanan en güzel ve popüler noktalara dalış yapabileceğimiz bir programı kapsıyordu.Tabiki bu sıradışı tura kadim dostum dalış eşim Bülent Oğuz’la gitmek benim için hem keyif, hem de güvenli dalışlar demekti.
İlk dalışımızı Hurgada ile başlayıp Sharm El Sheikh ile devam edip kuzeye doğru Dahab’a kadar uzandık.Tarif edilmez güzelliklerle dolu sualtı canlıları ve bunun yanında genç ama capcanlı mercanlar, sayısız daha gözle göremediğimiz planktonlarla dolu bu sualtı mucizesinin inanılmaz bir titizlikle koruma altında olduğunu öğrendik.
Bizler de uzaktan gelen ziyaretçiler olarak, en küçük canlısından bitki örtüsüne kadar zarar vermeden, dokunmadan dalışlarımızı huzur içinde gerçekleştirmiş dalıcılar olarak içimizdeki derin huzuru en güzel anılarla dolu dolu bir haftayı tamamladık.
Bu güzel turda ziyaret ettiğimiz noktalar ;
- Saab El Era
- The Barge
- Bluff Point
- Dunraven Wreck
- Shark & Yolanda Reef
- The Temple Reef
- Thomas Reef
- Gordon Reef
- Ras Abu Galum
- Blue Hole
- Canyon
- Jackson Reef
- Ras Katy
- Jackfish Alley
- Thistlegorm Wreck
- Ghiannis Wreck
- Abu Nahas Reef
Amatör bir sualtı fotoğrafçısı olarak yakalayabildiğim en güzel görüntüleri paylaşmak da bu işin en keyifli anlarından biri.
Bize bu muhteşem turu organize eden Divefan – Öztan Sönmez hocamıza, Carlton Queen tekne ekibine sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.
Ülkemizde de sualtı dünyamızın en azından elimizde kalanların kıymetini bilip, biz sualtı severlerin aynı zamanda deniz fauna ve canlılarını da koruyup kollayan bir misyonumuzun da olmasını diliyorum.
